Jose Mourinho: “Geldiğim günden beri…”
Fenerbahçe Teknik Yöneticisi Jose Mourinho, FBTV’ye flaş açıklamalarda bulundu.
Öncelikle AZ Alkmaar yenilgisi hakkında konuşan Portekizli çalıştırıcı, “Geldiğimden beri en makus performansımız diyebilirim. Hakikaten çok makus bir maçtı ve şunu düşünüyorum. Tahminen benzetme olarak çok hoş değil lakin ‘Trabzonspor maçının tesiri yani o geceden kalma etkisi’ üzere bir benzetme yapabiliriz. Onun tesirinden şimdi kadro toparlanamamıştı. Hem fizikî hem de duygusal manada hakikaten inanılmaz bir maç olmuştu. Çok fazla iniş çıkış vardı. Duygusal manada maç sonu harikulade bir his patlaması vardı. Güya ekip o halden çok fazla toparlanamamıştı ve AZ Alkmaar maçına konsantre olamamıştı üzere diyebilirim. Duygusal manada hazır olmadığınız vakit doğal işler sizin için daha da zorlaşıyor. Benim kulübede olmamış olmamın sonucu çok fazla etkilediğini düşünmüyorum zira biz esasen ekibi en yeterli halde hazırladık. Hazır olduğumuzu da düşünüyorum ancak belirtmiş olduğum üzere oyuncuların yaşamış olduğu his durumu; iniş-çıkışların etkilediğini düşünüyorum. Birebir vakitte listeye yazamadığımız 4 oyuncu var. Kostic, bunlardan bir tanesi. Bizler için çok kıymetli oyuncu. İki kıymetli kanat oyuncumuz İrfan Can Kahveci ve Cengiz Ünder’in sakatlığı var. Olağan ki bunlar da farkı yaratıyor. Bu sonucu açıklayacak sebepler var lakin belirtmiş olduğum üzere ben bugüne kadar ki en berbat maçımız olduğunu düşünüyorum. Doğal bu türlü berbat performanslardan her vakit teknik yöneticiler sorumludur. Ben de sorumluluğumdan kaçmıyorum fakat benim için prensip problemi. Mesleğimde daha evvel her vakit bunu yaptım. İşimi yapmam engellendiğinde daha sonrasında cezalı olduğum vakitlerde basın toplantısına çıkmadım” dedi.
“NİYETİM OFANSİF HAREKETLER YAPMAK DEĞİLDİ”
PFDK tarafından kendisine verilen bir maçlık cezayla ilgili Mourinho, “Öncelikle sebebini ve nedenini anlamak istiyorum. Zira ‘şu sebepten’ diye açıklama yapan bir doküman okumadım lakin dürüstçe şunu söylemek istiyorum. Evet, maçtan sonra çok fazla kutlama yaptım. Bu yanlışsız. VAR hakemi hakkında çok fazla şikayette bulundum. Bu da hakikat ancak rastgele bir hakarette ve agresif davranışta bulunmadım. Maç bittikten sonra yapmış olduğum kutlama şayet kültürel manada benim kaçırdığım bir problemse ve şayet bu bir sebepse şunu belirtmek istiyorum: Çocukken babam dışında benim en büyük idollerimden bir tanesi Eusébio’ydu. Onun ikonik bir gol kutlaması vardı. 600-700 gol, kaç tane gol attığını bilmiyorum lakin bu sevinç Eusébio’nun sevinciydi. Bu hareket şayet Türkiye’de ofansif bir manaya geliyorsa alışılmış bunu öğrenmem lazım fakat katiyetle niyetim bu türlü ofansif bir hareket yapmak değildi. Bir maç ceza aldım. Durum şu anda bu. Bununla baş etmem, kabul etmem gerekiyor. Ekibime, yedek kulübesindeki grubuma ve natürel stadımıza gelen taraftarlarımıza ekibimize yardım edecekleri için güvenmem gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.
Yarın akşam Sivasspor ile oynanacak maçla ilgili de konuşan Mourinho, “Bizler için diğer tüm lig maçları üzere çok değerli bir maç. Her maç kazanamadığımızda o maçı kaybetmemiş bile olsak biz buna puan kaybı olarak bakıyoruz. Kazanmak istiyoruz esasen futbolun pragmatizmi büsbütün puan almakla ilgili. Sivasspor’un da çok fazla puanı var. Art geriye galibiyetler aldılar. Çıkış yakaladılar. Oyun tarzları ve ideolojileri var fakat biz de kendi oyun tarzımızı alana yansıtmamız gerekiyor ki bu Sivas’ın oyun tarzından farklı. Bizim Hollanda’da yaşadığımız maçın acısını hissederek birebir vakitte Trabzon’da oynadığımız maçın motivasyonunu hissederek ve kazanmak zorunda olduğumuzu bilerek oynamamız gerekiyor. Daha evvel de belirtmiş olduğum üzere oyuncularıma güveniyorum ve grubuma güveniyorum. Son olarak da stadyumda bize itici güç olacak taraftarlarımıza güveniyorum” sözlerini kullandı.
“YETER Kİ TÜRK FUTBOLU MÜKEMMEL OLSUN”
Türk futbolu ve hakemlerle ilgili konuşmalarıyla ilgili de açıklamalarda bulunan deneyimli çalıştırıcı, “Ben buraya geldiğim vakit söylemiştim: ‘Ben Türk ligi için çalışmak istiyorum ancak her şeyden evvel Fenerbahçe için çalışmak istiyorum.’ diye. Natürel şayet şöyle bir imkan olsaydı dünyanın en memnun insanı olurdum zira benim için de itibar olurdu. Şunu söyleyebilseydim çok keyifli olurdum: ‘Evet, Türkiye ligi mükemmel bir lig. Türkiye liginde olmak bir hayal. Türkiye liginde en güzel olan grup şampiyon oluyor. VAR hakemleri, saha hakemleri nitekim şahane.’ deme imkanım olsaydı çok memnun olurdum. Şayet her şey hakkında yeterli konuşuyor olabilseydim çok keyifli olurdum ancak deneyimim bana şunu söylüyor. Türkiye liginde değişmesi gereken şeyler var. Zira Türkiye, Türk liginden çok daha büyük. Yalnızca futbol değil, Türkiye ligi. Türk ulusal kadrosunun tarihi, tıpkı vakitte ulusal grupta oynayan oyuncular da var. Dünyanın büyük liglerine, çok büyük kulüplere giden çok fazla Türk oyuncular var. Arda, Real Madrid’e gitti, yıllar evvel Arda Turan Barcelona’ya gitmişti. Ferdi, Premier Lig’e gitti. Münasebetiyle burada yetenek var, tutku da var. Burada şampiyon olmayı doğal çok isterim lakin şampiyon olamasam da en azından pak ve dürüst bir halde şampiyon olan grubu tebrik etmek isterim. Belirtmiş olduğum üzere benim için beni ilgilendiren şey kâfi ki Türk futbolu olağanüstü olsun. ” diyerek kelamlarını noktaladı.
